ÇALIŞAN ANNELER İŞE DÖNMEDEN ÖNCE SÜT STOĞU YAPABİLİR

ANNE BEBEK ARASINDAKİ İLK TEMEL İLİŞKİ ANNE SÜTÜ İLE OLUŞUR


Haber Kategorisi : Sağlık Haberleri
Yayınlanma Tarihi : 01 Ekim 2019 03:00
Okunma Sayısı : 2722
Haberin Yazarı : Yönetici
Haberin Kaynağı : Site Yönetimi


    ÇALIŞAN ANNELER İŞE DÖNMEDEN ÖNCE
SÜT STOĞU YAPABİLİR

Yenidoğan bebeğin beslenmesinin temelini oluşturan anne sütü, hem anne hem de bebek açısından mucizevi bir besin. Buna karşın çoğu anne, doğum sonrası sütünün yeterli gelip gelmediği ya da bebeği doğru pozisyonda emziremediği konusunda panik yaşar.

Anne ile bebeğin ilk tensel temasının oluşturulduğu emzirme sürecinin rahat geçmesi için annenin kendini rahat hissetmesi büyük önem taşır. Emzirme ritüelini sakin geçiren annenin sütü zamanla artar, bebek ise bu dönemde geliştirdiği reflekslerini gelen anne sütü ile daha fazla güçlendirir. Emzirme doğal bir süreçtir, her annenin sütü bebeğine yeter, süt yetersizliği değil emzirmenin desteklenmemesi en büyük sorundur. Bebeğin ilk aşısı anne sütüdür.

İlk altı ay yalnızca anne sütü ile beslenmenin önemine dikkat çeken Türkiye İş Bankası İştiraki Bayındır Kavaklıdere Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Füsun Kitapçı Uysal ve Bayındır Söğütözü Hastanesi Emzirme Hemşiresi Nezahat Demirbaş, Dünya Emzirme Haftası nedeniyle önemli açıklamalarda bulundu:

•    Anne sütü ile beslenme en doğal ve en sağlıklı yöntemdir. Dünya Sağlık Örgütü ve UNICEF, her bebeğin doğumdan 6 aylık olana kadar sadece anne sütü ile beslenmesini, bundan sonra da tamamlayıcı gıdalarla birlikte 2 yaş ve ötesine kadar anne sütü ile beslenmenin devam ettirilmesini önermektedir.
•    Hem anne sütünün hem de anne sütü ile beslenmenin yararlarının birlikte düşünülmesi gerekir. Emzirme ve anne sütü, bebek için mucizevi olmakla birlikte, anne sağlığını birçok yönden korur. Ayrıca tüm aile duygusal ve ekonomik yönünden de yararlanır.

DOĞUMDAN SONRA İLK SAATTE YAPILAN EMZİRME, ANNE SÜTÜNÜN TEMELİNİ OLUŞTURUR
•    Doğumdan hemen sonra bebeğin annenin göğsüne konulması, tensel temasın sağlanması ve mümkün ise ilk emzirmenin başlatılması bebek ve anne açısından önemlidir. Bu mümkün olmazsa, doğumdan sonra ilk yarım saat ya da bir saat içinde bebeğin meme ile buluşturulup emmesi sağlanmalıdır. Çünkü bebekler arama, emme ve kavrama gibi bazı reflekslerle doğar.
•    Özellikle emme refleksinin en kuvvetli olduğu dönem, doğumdan sonraki ilk 2 saattir. Bu zaman içerisinde bebek, memeyi daha kuvvetli ve etkin emer. Bebeğin emmesi ne kadar etkin ve başarılı olursa, anne sütünün ve emzirmenin devamlılığında da daha az problem yaşanır. Emzirmenin sürekliliği sağlandığı için, anne sütünün erken ve bol gelmesi; buna bağlı olarak da bebeğin daha iyi beslenmesi, gelişmesi ve büyümesi söz konusu olur.

YENİDOĞAN REFLEKSLERİNİ ANNE SÜTÜ İLE GÜÇLENDİRİN
•    Emzirerek verilen anne sütü, yeni doğan bebekler için en iyi besindir. İçerdiği zengin besinler ve enfeksiyondan koruyucu faktörlerin yanı sıra; çene kaslarının, yutma fonksiyonlarının ve ağız yapısının gelişimini sağlaması, anne ile sevgi ve güven bağı kurulmasına yardımcı olması nedeniyle her bebek emzirilmelidir. Emzirilen bebeklerde alerji, astım, şişmanlık, orta kulak ve üst solunum yolu hastalıkları, ishal ve ani bebek ölümleri, biberonla beslenenlere oranla çok daha az görülmektedir. Anne sütü alan bebeklerin zihinsel gelişimleri de daha iyi olmaktadır.

DOĞRU EMZİRME TEKNİĞİNDE ANNENİN RAHATLIĞI ÖNEMLİ
•    Emzirmenin etkin olması ve sürekliliği için doğru emzirme çok önemlidir. Doğru emzirme tekniğinde dört temel nokta vardır.
o    Bebeğin başı ve vücudu aynı doğrultuda, düz bir hat üzerinde olmalıdır.
o    Bebeğin burnu, meme başı hizasında olacak şekilde yüzü memeye bakmalıdır.
o    Anne, bebeği kendi vücuduna yakın tutmalıdır.
o    Bebek, başı, omuzları ve popodan da desteklenmelidir.
•    Emzirirken bebeğin pozisyonundan çok annenin rahat bir pozisyonda olması önemlidir. İlk zamanlar emzirme periyodu uzun sürer. Anne oturur pozisyonda ve sırtı dik olmalıdır. Arkası ise desteklenmelidir.  
•    Emzirirken dikkat edilmesi gereken en önemli şey el hijyenidir. Tırnaklar kısa olmalı ve günlük duş almaya özen gösterilmelidir. Göğsü ayrıca temizlemeye  gerek yoktur.
•    Yenidoğan bebeklerde her istediğinde olmak üzere 3 saat aralıklarla, her bir göğüs 20-25 dakikadan toplamda 40-50 dakika süren emzirme periyodu olmalıdır. Bebekler kilo aldıkça, çene kasları geliştikçe ve dolayısıyla süt miktarı arttıkça bu süre zamanla kısalır.

ÇALIŞAN ANNE ÖNCEDEN SÜT STOĞU YAPABİLİR
•    Annenin doğumdan sonraki ilk 5 gün boyunca ürettiği süt kolostrumdur. Kıvamı koyu ve sarımtıraktır. 5’inci ile 10’uncu gün geçiş sütüdür. Bu dönemde sütün miktarı artar ve göğüsler dolu, sert ve ağır hissedilir. Bu süreç, sütün gelmesi olarak nitelendirilir. Onuncu günden sonra olgu süte geçer.
•    İlk günlerde pompayla sağacak kadar süt olmaz. Gerekli ise ilk 5 gün elle sağma önerilir ve duruma göre pompa kullanılır. Çalışan annelere günde iki kez süt sağması önerilir. Anne sütü, derin dondurucuda altı aya kadar saklanabilir. Bu nedenle çalışan anne, işe başlayacağı tarihi hesaplayarak süt biriktirebilir.
•    Anne sütünün yeterli olup olmadığını anlamak için bebeğin kilo takibi, kaka ve çiş sayısı (günde 3-4 kez kaka, 6-8 kez idrar) takibi yapılmalıdır. Bunlar istenilen sayıda ise bebek doyuyor demektir.
•    Yenidoğan bebek kilosuna, emme kapasitesine, susuzluk ve açlık hissine göre değişik miktarlarda emer. 15-20 dakika emdikten sonra sütün yağlı kısmı salınır ve bebekte doygunluk hissi bırakır. Bebek kendiliğinden emmeyi bırakır.

EMMEYİ REDDETMESİNİN ALTINDAKİ NEDENİ ARAŞTIRIN
•    Kimi durumda bebekler emmeyi reddedebilir. Bebeğin emmeyi reddetmesinin nedenleri birden fazla olabilir. Emzirmeye geç başlama, sık emzirmeme, gece emzirmeme, memeye kötü yerleştirme, biberon kullanımı gibi nedenlerin yanı sıra; özgüven eksikliği, kaygı, stres, yorgunluk, bebeği reddetme gibi annenin psikolojik durumu da etkilidir. Ayrıca annenin fiziksel durumu, hamilelik, beslenme bozukluğu, alkol, sigara, meme gelişiminde bozukluklar ve bebeğin hasta olması ya da anomalili olması da emmeyi reddetme nedenlerinden olabilir.

•    Bebekler, ağrı, enfeksiyon, burun tıkanıklığı, pamukçuk, diş çıkarma gibi hastalıklar nedeniyle ya da 3-12 ay arası anneden ayrılma, yeni bakıcı ya da sık sık bakıcı değiştirme, annenin hastalığı, mastit, annenin adet görüyor olması, annenin kokusunda değişiklikler gibi nedenler ile de emmeyi reddedebilir.

ANNE SÜTÜNÜN AVANTAJLARI
•    Anne sütü sterildir, her an verilmeye uygun ısıdadır.
•    Her annenin sütü kendi bebeğine özel ve bebeğinin durumuna göre en mükemmel besindir.
•    Sindirimi kolaydır.
•    Annenin bebeğini emzirmesi, anne-bebek ilişkisini güçlendirir.
•    Anne sütü, proteinlerin, yağların, karbonhidratların en mükemmel bileşimini içerir. Bebeğin sıvı ihtiyacını da karşılar, ayrıca su vermeye gerek yoktur.
•    Anne sütü içinde bulunan antikorlar, enzimler ve hormonlar, bebekleri enfeksiyon ve hastalıklara karşı korur.
•    Emziren anneler normal kilosuna daha çabuk döner.
•    Emzirme, meme ve yumurtalık kanseri ve osteoporoz riskini azaltır.
•    Emzirme ile hem ailenin hem de devletin yaptığı sağlık harcamaları azalır.
•    Bebekler için hayatta en iyi başlangıcın anne sütü olması, sağlıklı gelecek, sağlıklı nesiller demektir.

ANNE SÜTÜ NE ZAMAN VERİLMEZ?
•    Anne, ruh sağlığında önemli  bir bozukluk yoksa, Herpes, HIV, HTLV ve Ebola virüsleri veya Brucella ile enfekte değilse, uyuşturucu ve radyoaktif ilaç kullanmıyorsa emzirebilir. Süte geçen ilaçlar nedeniyle ise mutlaka doktora danışılmalıdır.


LinkedIn'de Paylaş
'de Paylaş
Telegram'da Paylaş
WhatsApp'da Paylaş