BİLİMSEL TOPLANTI COĞRAFİK GEZİ Alaçam-Yakakent Yakakent Posta İnternet haber sitesi kurucusu ve editörü Bilgisayar Mühendisi Serhat Celil İLERİ  daha önce Nevşehir, Ordu, Samsun’da ki bilimsel toplantılarda bilimsel sunumlar yapmıştı. Dördüncü bilimsel sunumunu İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsünde yaptı. Bilimsel sunu için İzmir’e ailece gidip, hem bilimsel sunumu izledik hem de gittiğimiz alanlarda tarihi, turistik, doğal kültürel alanları ziyaret ettik. Yıllarca Coğrafya derslerinde anlattığımız çoğu alanları canlı canlı gördük. Daha önce Nevşehir ziyaretinde Ürgüp-Göreme yöresinde Peri bacalarını görme imkanımız olmuştu, bu gezide Batı Anadolu’da Kula volkanı ve o yörede oluşmuş peribacası, kırgıbayır vb. doğal güzellikleri yol boyunca inceleme fırsatı oldu. İzmir’de Şehir Merkezi , Urla, Alaçatı ve Çeşme’yi gezdik, dönüşte Denizli üzerinden geldik ,Pamukkale ve daha güneyde Salda Gölü’nü de görme fırsatımız oldu. Gezmek görmek güzel fakat… Gittiğimiz turizm alanlarında insanların %80 inin yabancı turistler olduğunu gördük. Hep televizyonlardan ülkemiz insanının gezmesi, iç turizme katılması tavsiye ediliyor. Tavsiye etmek yetmez ekonomik durum nedir diye de sormak lazım. Yurt dışından gelen turistlerin aylık geliri en az 2000 dolardan başlayıp üst sınır ise çok yüksekken, ülkemizde Bağ-Kur emeklisinin aylık geliri 200 dolar, asgari ücretlinin 400 dolar, memurların ise ortalama 500 dolar civarında. Niye bu rakamlardan bahsettim ekonomi dersi verecek değilim. Konaklama, beslenme, ulaşım ve diğer giderler için fiyatlar çok çok  yüksek. Ayrıca gezilen alanların giriş fiyatları da oldukça yüksek. Müzeye giriş para, kaleye giriş para, plaja giriş para ,gölü göreceksin para, dağı göreceksin para, ağaç altında piknik yapacaksın para…para, para, para . Örneğin Pamukkale Travertenlerini görmek için kişi başı 60 TL verileceğini duyunca burasının adı PAMUKKALE değil KAZIKKALE olmalıdır dedim. Bu fiyatlarla ülkemiz insanın buraları gezmesi görmesi çok zor. Hadi içeri girmeyelim uzaktan bakalım deseniz üzerine renkli yelekli kollarına bant bağlamış birileri Değnekçimidir, sopacımıdır, kazıkçımıdır, mafyamıdır nedir bilmiyorum birileri hemen aracınızın dibinde bitiyor sanki haraç topluyorlar. Bu tiplere neden müsaade ediliyor anlamıyorum. Kısaca vatandaşlarımızın bu  durumda bu ekonomik şartlarda turizm faaliyetlerine yoğun bir şekilde katılması oldukça zor. Ekonomik olarak kişi başına düşen milli gelirin oldukça yükselmesi gerekir. Bu gezide en çok beğendiğim baktıkça gurur duyduğum güzellik Kavak ilçesinde bulunan Ülkemizin en Büyük Türk Bayrağıydı. Gezdiğimiz alanlarda öyle şahin tepeler vardı ki oralarda böyle Türk Bayrakları dalgalanmalıydı diyorum. Özellikle Düşmanların gözüne batacak şekilde bunun gibi çok sayıda ülkemizin dağına taşına  böyle Türk Bayrakları dikilmelidir . Kavak belediyesini cani gönülden tebrik ediyor diğer belediyelere örnek olmasını diliyoruz. Samsun Kavak’taki   2 bin metrekarelik dev Türk bayrağı, Türkiye'nin en büyüğü , 116 metre uzunluğundaki direkte dalgalanan 450 kilo ağırlığındaki dev Türk bayrağı, 25 bin TL harcanarak 2 ayda bir yenisiyle değiştiriliyor. Türkiye'nin en büyük Türk bayrağı 57 x 35 metre ebadındaki , 8 yıl önce yaptırılan dev Türk bayrağının 116 metre uzunluğundaki direk ise 92 ton ağırlığa sahip. Temeline 400 ton beton dökülen 730 metre rakımdaki Türk bayrağının ağırlığı ise 450 kilo. Paraşüt kumaşından yapılmıştır. Eğitimci-Yazar-Editör:Salih Zeki İLERİ WhatsApp Haber-Bilgi hattı:05325084339 e-Posta:[email protected]